Devlet haber ajansı WAM’ın bildirdiğine göre, Erdoğan ve BAE Başkanı Mohamed Bin Zayed, iade anlaşması, enerji ve doğal kaynakların geliştirilmesi, uzay ve savunma işbirliğini içeren anlaşmaların imza törenine katıldı.
Paketin bir parçası olarak, Abu Dabi’nin devlet varlık fonu ADQ, Türkiye’de 8,5 milyar dolara kadar deprem tahvilini finanse etmek için bir mutabakat zaptı (MoU) imzaladığını söyledi. Türkiye İhracat Kredi Bankası ile bir mutabakat zaptı, Türk ihracatını desteklemek için kredi hatlarında 3 milyar dolara kadar ADQ fonu da sağlayacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende devlet televizyonunda yayınlanan konuşmasında, “İmzalayacağımız ortak anlaşma ile ilişkilerimizi stratejik ortaklık düzeyine yükselteceğiz.” dedi.
Yatırım teşviki, güvenlik, yenilenebilir enerji ve ulaşım gibi alanlarda yasal altyapıyı güçlendirmek istiyoruz” dedi.
Abu Dabi, Erdoğan’ın zayıflayan lira, ağır açıklar ve kronik enflasyonla mücadele eden Türk ekonomisini canlandırmaya odaklanan Körfez gezisindeki son durağı oldu. Gezide Suudi Arabistan ve Katar da yer aldı.
Diplomatik çabalarının meyvelerini toplayan Suudi Arabistan, Salı günü Türkiye tarihinin en büyük savunma sözleşmesinde Türk İHA’ları satın almayı kabul etti.
Türk lider, Ankara’nın siyasi İslam’a ve demokratik hareketlere verdiği destek nedeniyle on yıldır gerilen ilişkilerden sonra son iki yıldır Riyad ve Abu Dabi ile diplomatik bağları onarmak için çalışıyor. Türkiye, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin 2017’de Katar’a abluka uygulaması üzerine Doha’ya da asker göndermişti.
Bağlar kızıştıkça işler arttı. Abu Dabi, zor durumdaki lirasına yardım etmek için geçen yıl Ankara ile yerel para birimlerinde 5 milyar dolarlık takas anlaşması imzaladı. BAE şirketleri o zamandan beri Türkiye’de birkaç yatırım yaptığını duyurdu.
Ankara, geçen ay Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in muadilleriyle “ekonomik işbirliği fırsatlarını” görüşmek üzere BAE’ye gittiklerini ve Cumhurbaşkanı Şeyh Muhammed bin Zayed el-Nahyan ile görüştüklerini söyledi.
Körfez Arap ülkeleri, Türkiye’nin yerel sanayilerin gelişmesine ve teknoloji transferine yardımcı olacağını umarak, ekonomilerini petrolden uzaklaştırmak için iddialı planlar başlattı. Suudi Arabistan ile yapılan drone anlaşması ortak üretimi de kapsıyordu.
